En Kısa Hikayeler |
GERÇEK SEVGİ
“Bebeğimi görebilir miyim?” dedi yeni anne. Kucağına yumuşak
bir bohça verildi ve mutlu anne, bebeğinin minik yüzünü görmek için kundağı
açtı ve şaşkınlıktan nutku tutuldu. Anne ve bebeğini seyreden doktor hızla
arkasını döndü ve camdan bakmaya başladı. Bebeğin kulakları yoktu...
muayenelerde, bebeğin duyma yetisinin etkilenmediği, sadece görünüşü bozan bir
kulak yoksunluğu anlaşıldı.
Aradan yıllar geçti, çocuk büyüdü ve okula başladı. Bir gün
okul dönüşü eve koşarak geldi ve kendisini annesinin kollarına attı. Hıçkırıyordu.
Bu onun yaşadığı ilk büyük hayal kırıklığıydı. Ağlayarak “ Büyük bir çocuk, bana
ucube dedi.” diye şikayet etti.
Küçük çocuk bu kulak eksikliği ile büyüdü. Arkadaşları tarafından
seviliyordu ve oldukça da başarılı bir öğrenciydi. Sınıf başkanı bile
olabilirdi; eğer insanların arasına karışmış olsaydı. Annesi, her zaman ona, “
Genç insanların arasına karışmalısın” diyordu; ancak aynı zamanda yüreğinde
derin bir acıma ve şefkat hissediyordu.
Delikanlının babası, aile doktoruyla oğlunun sorunu ile
ilgili görüştü:
-
Hiçbir şey yapılmaz mı? Diye sordu. Doktor:
-
Eğer bir çift kulak bulunabilirse, organ nakli
yapılabilir,dedi. Böylece genç bir adam için kulaklarını feda edecek birisi
aranmaya başlandı. İki yıl geçti. Bir gün babası:
-
Hastaneye gidiyorsun oğlum. Annen ve ben, sana
kulaklarını verecek birini bulduk. Ancak unutma, bu bir sır dedi.
Operasyon çok başarılı geçti ve
adeta yeni bir insan vücuda getirildi. Yeni görünümüyle psikolojisi de düzelen
genç, okulda ve sosyal hayatında büyük başarılar elde etti. Daha sonra evlendi
ve diplomat oldu.
Yıllar geçmişti, bir gün babasına
gidip sordu:
“Bilmek zorundayım; bana bu kadar
iyilik yapan kişi kim? Ben o insan için hiçbirşey yapmadım.”
“Birşey yapabileceğini sanmıyorum”
dedi babası, “fakat anlaşma kesin, su anda öğrenemezsin, henüz değil...” bu derin
sır yıllar boyunca gizlendi.
Ancak bir gün o sırrın açığa
çıkma zamanı geldi. Hayatının en karanlık günlerinden birinde, annesinin cenazesi başında babası
ile birlikte bekliyordu. Babası yavaşça annesinin başına elini uzattı; kızıl
kahverengi saçlarını eliyle geriye doğru itti; annesinin kulakları yoktu.
Annen hiçbir zaman saçını
kestirmek zorunda kalmadığı için çok mutlu oldu diye fısıldadı babası. Ve hiç
kimse, annenin daha az güzel olduğunu düşünmedi değil mi? Gerçek güzellik
fiziksel görünüşe bağlı değildir, ancak kalptedir! Gerçek mutluluk gördüğün
şeyde değil, asıl görünmeyen yerdedir. Gerçek sevgi, yapıldığı bilinen şeyde
değil, yapıldığı halde bilinmeyen şeydedir!
BİR GÜLÜMSEME
Genç kız üzgün görünen yabancıya
gülümsedi. Adam kendini Daha iyi hissetti.
Geçmişte bir arkadaşının yaptığı
bir iyiliği hatırladı ve ona bir teşekkür mektubu yazdı.
Bu mektup arkadaşını öyle hoşuna
gitti ki yemek yediği lokantada garsona iyi bir bahşiş verdi.
Bu bahşişin miktarına şaşıran
garson, paranın bir kısmını yolda gördüğü fakire verdi.
Fakir adam çok sevindi; çünkü iki
gündür ağzına bir lokma koymamıştı. Yemeği bittikten sonra kaldığı izbe odaya
gitmek için yola koyuldu. Yolda soğuktan titreyen bir köpek yavrusuna rastladı
ve onu alıp evine götürdü. Soğuktan kurtulup başını sokacak bir yer bulduğu
için yavrucak çok mutluydu.
Gece evde yangın çıktı. Köpek yavrusu
havlamaya başladı. Bütün ev halkını uyandırana dek havladı ve böylece bütün ev
halkı kurtuldu. Kurtulan çocuklardan birisi büyüdü ve cumhurbaşkanı oldu.
Bunların olmasını sağlayan ise,
bir kuruşa bile mal olmayan masum, sıcak ve içten GÜLÜMSEME idi.
anlamlı güzel hikayeler, en güzel öykü örnekleri, en güzel kısa masallar, anlamlı hikayeler kısa, anlamlı kısa hikayeler, çok kısa hikayeler, ders veren hikayeler kısa, ders veren kısa hikayeler, ders veren kısa öyküler, ders verici kısa hikayeler, kısa hikayeler öyküler, kısa hikayeler, hikayeler, hikaye oku, hikaye